Türk-İtalyan Siyaset ve Sanat İlişkileri - Zeki Sönmez - Bağlam Yayınları

%
5
İNDİRİM
9789758803637
%
5
İndirim
550.00 TL
522.50 TL
Temin süresi 2-4 iş günüdür.
Kargo Bilgisi

500TL ve üzeri Kargo Ücretsiz.

Ödeme Bilgisi

Türk-İtalyan Siyaset ve Sanat İlişkileri - Zeki Sönmez - Bağlam Yayınları

Bu kitabın fikri oluşumu, bilim yaşamımın büyük bölümünü kapsayan Ortaçağ Anadolu Selçuklu mimarlığı ve sanatı araştırmaları sırasında ortaya çıkmıştır. Türkiyede alışılmışın aksine, sanat eserlerini üretildikleri dönemlerin ve ortamların siyasal, sosyal, ekonomik ve beşeri koşullarıyla birlikte incelemeye çalıştığım yıllarda, ilk kez konunun yeni ve ilginç bir boyutunun daha bulunduğunu fark ettim. Gerçekte Anadoludaki Selçuklu siyasal varlığının ve sanatının ekonomik kaynaklarını saptamaya çalışırken, Ortaçağda italyanlarla yapılan uzun süreli ticari işbirliğinin ve dışsatımların, sanılandan ve bilinenden çok daha kapsamlı olduğunu açıkça görebiliyordum. Bu durum, Selçuklu coğrafyasının en uzak noktalarına kadar yayılan bayındırlık ve mimarlık eserlerinin vücut bulmasındaki ekonomik potansiyelin ana kaynaklarından birisini, ayrıntılarına inerek tanımama olanak sağladı. Bizans döneminden beri uluslararası ticaret ve deniz taşımacılığı alanında Akdenizde rakipsiz olan İtalyanların, güçlü diplomasi geleneği ile beslediği ticari beceri ve üstünlükleri, XIII. ve XIV. yüzyılların ardından, zaman zaman ortaya çıkan siyasal çatışma ve gerginliklere karşın, Osmanlı döneminde de artarak sürdürülecekti.
Aslında Türk-Italyan ilişkileri; her alanda ve her aşamada, gerçekliği ve günceli her iki tarafın da kendi çıkarlarını gözetmede esas aldıkları değişik bir zeminde gelişti, iki taraf da -yararını korumak adına- karşı tarafı daha iyi tanımak ve değerlendirmek için özel çaba harcadı, yeni ve ilginç diplomatik taktikler, politikalar geliştirdi. Siyasal literatürde, genelde dostluk olarak tanımlanan ilişkiler bütünü içinde, birliktelikler, karşıtlıklar ve kopmalar hep birbirini izledi. Siyasal sürekliliğe karşın, olayların seyri çerçevesinde, ne dostluklar ne de düşmanlıklar kalıcı oldu. Yaşanan tarihin içinde, bu olguyu destekleyen çok sayıda örnek bulmak mümkündür. Bunlardan ilki ve belki de en dikkat çekici olanı, Anadolu Selçukluları dönemine rastlayan XIII. yüzyıl başlarında, yani ilişkilerin henüz başlangıç aşamasında karşımıza çıkıyor. Konunun kahramanları Selçuklu sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev ile oğulları ve gelecekteki anlı-şanlı Selçuklu hükümdarları Izzeddin Keykavus ile Alaeddin Key-kubaddır. 1196 yılında Selçuklu tahtından indirilen Gıyaseddin Keyhüsrev ve iki oğlu, bir tür siyasi sürgün olarak Konstantiopolise sığınmışlar, burada yöneticilerden yakın ilgi ve siyasi himaye görmüşlerdi. Hatta devrik Selçuklu Sultanı bir Bizans soylusuyla evlilik bile yapmıştı. Ancak yaşanan tarihsel süreç, Konstantinopolisteki güçlü Venedik ticaret kolonisi ve doğal olarak Se-renissima Devleti ile Bizans arasında ekonomik ve siyasi çıkarların çatıştığı, son derece zorlu ve karmaşık bir siyasi dönemece rastlıyordu. Nitekim bir süre sonra Venedik Devletinin yönlendirdiği ve San Marco armalı gemilerle taşıdığı IV. Haçlı Seferinin orduları Konstantinopolisi kuşatacak ve kent 13 Nisan 1204 tarihinde düşecekti. Bir dünya başkenti olan Konstantinopolis, Venedikin öncülük ettiği Haçlılar tarafından yakılıp, yıkılıp, yağmalanırken; sabık Selçuklu Sultanı ve şehzadeleri de oradaydı ve yaşanan olayların gerçek tanığı olmuşlardı. Bir süre sonra oğullarıyla birlikte Konstantinopolisten ayrılan ve I205 yılında yeniden Selçuklu tahtına oturan Gıyaseddin Keyhüsrev, I206da Venediklilerle ilk ticaret antlaşmasını yaparken, hiç kuşkusuz bağdaşık

Yazar:
Sayfa:
342 Sayfa
Kağıt:
1. Hamur Kağıt
Boyut:
13.50x20.00 cm
Basım Yılı:
Kasım 2006
Barkod:
9789758803637