Ego Contra Mundum Bir Yüksel Arslan Metaforu - Serdar Aydın - Medakitap Yayınları
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187.00 TL | 187.00 TL |
2 Taksit | 93.50 TL | 187.00 TL |
3 Taksit | 66.07 TL | 198.22 TL |
4 Taksit | 50.02 TL | 200.09 TL |
5 Taksit | 40.39 TL | 201.96 TL |
6 Taksit | 33.97 TL | 203.83 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187.00 TL | 187.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187.00 TL | 187.00 TL |
2 Taksit | 97.24 TL | 194.48 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187.00 TL | 187.00 TL |
2 Taksit | 93.50 TL | 187.00 TL |
3 Taksit | 64.83 TL | 194.48 TL |
4 Taksit | 49.09 TL | 196.35 TL |
5 Taksit | 39.64 TL | 198.22 TL |
6 Taksit | 33.35 TL | 200.09 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187.00 TL | 187.00 TL |
2 Taksit | 97.24 TL | 194.48 TL |
3 Taksit | 65.45 TL | 196.35 TL |
4 Taksit | 49.56 TL | 198.22 TL |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 187.00 TL |
Havale / Eft | 187.00 TL |
Posta Çeki | 187.00 TL |
Kapıda Ödeme | 202.00 TL |
Kapıda ödemeli siparişlerde +15,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Ego Contra Mundum Bir Yüksel Arslan Metaforu - Serdar Aydın - Medakitap Yayınları
... merkezinde Yüksel Arslan’ın ve “Arture”lerin olduğu, egosantrik nitelikli ama Öteki Ben’lerle temas edildiği an geçişim sağlayan plastik- ontolojik-görsel kozmosun döngüselliğinde yazılmış bu metin, Yüksel Arslan’la aynı güneşin altında olmanın gönenci, sevinci, coşkusu, heyecanıyla üretilmiş uzak bir “Merhaba!”nın özetidir. Yazılanlar, yazılmış olanlar, ancak ve ancak yazılamayanın kefareti olabilir... İnsan’ın imkân dairesinde söylenmiş söz’ün yoğunluğu, söylenmesi olası söz’den her daim azdır. Yani büyük bir yalandır; güneş altında söylenmedik söz’ün kalmadığı! Hele de Yüksel Arslan gibi bakan, gören, gördüğünü içselleştiren ve her türlü olanakla yeniden ifadelendiren, ifadesini ünik oluşunun göstergesi olarak yepyeni bir kavramla adlandıran ve “ressam olmadan” ürettiği “Arture”lerinin resme karşı olarak “yeni bir görsel sanat” yarattığını savlayan, belki de Dionysos Şenlikleri’nde kendinden geçmiş, haz ile acı arasında gidip gelen bir esriğin coşkulu davetiyle karşı karşıyaysanız!.. Şimdi “görmek”, “algılamak”, algıladığını “betimlemek”, betimlediğini “anlamlandırmak”, yürümek, ilerlemek, yola çıkıp yolda olmak ve denemek zamanıdır. Pütürlü zemine dönmekten başka da umarımız da yoktur.