Gulyabani - Hüseyin Rahmi Gürpınar - Tema Yayınları
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 157.50 TL | 157.50 TL |
2 Taksit | 78.75 TL | 157.50 TL |
3 Taksit | 55.65 TL | 166.95 TL |
4 Taksit | 42.13 TL | 168.53 TL |
5 Taksit | 34.02 TL | 170.10 TL |
6 Taksit | 28.61 TL | 171.68 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 157.50 TL | 157.50 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 157.50 TL | 157.50 TL |
2 Taksit | 81.90 TL | 163.80 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 157.50 TL | 157.50 TL |
2 Taksit | 78.75 TL | 157.50 TL |
3 Taksit | 54.60 TL | 163.80 TL |
4 Taksit | 41.34 TL | 165.38 TL |
5 Taksit | 33.39 TL | 166.95 TL |
6 Taksit | 28.09 TL | 168.53 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 157.50 TL | 157.50 TL |
2 Taksit | 81.90 TL | 163.80 TL |
3 Taksit | 55.13 TL | 165.38 TL |
4 Taksit | 41.74 TL | 166.95 TL |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 157.50 TL |
Havale / Eft | 157.50 TL |
Posta Çeki | 157.50 TL |
Kapıda Ödeme | 172.50 TL |
Kapıda ödemeli siparişlerde +15,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Gulyabani - Hüseyin Rahmi Gürpınar - Tema Yayınları
Muhsine Hanım ilk bozayı içip ikincisinin, leblebisiyle beraber çiçekliğin önüne konulmasını söyledikten sonra başladı:
“Gençliğimde hoppaca bir kızdım. Ama Rabb’im saklasın, şimdikiler gibi, erkeklere ne dirseklerimi açıp gösterirdim ne göğsümü. Dünyayı, Konya’yı bilmezdim. Anam babam erken öldü. Fukaralık ayıp değil ya, bana mal mülk olarak damla bırakmadılar. Genç yaşımda komşu ellerine kaldım. Eş dost gayret etti, cömertlik gösterdi. Herkes hâline göre bir hediye verdi. Eşya düzdüler, beni tellediler, pulladılar, herifin birine verdiler. Kör olası pek sarhoş ve soysuz çıktı. O arı, ben çiçek, o burgu, ben tahta. Tanrı’nın günü haşlar, canımı yakar. Yemeğin tuzu çok olmuş der, döver; mintanımı çarpık biçmişsin der, döver. Kısacası, paya pay, üç sene dayağını yedim, kahrını çektim. Artık illallah, canıma tak dedi. Bir gün, o evde yokken bohçamı bağladım, kaçtım. Boşandım, kurtuldum. Bana ettiği yanına kalmadı. Kendisi de meyhane peykesinde can verdi gitti.”
Edebiyatımızda doğalcılığın ve gerçekçiliğin en önemli kilometre taşlarından biri olan Hüseyin Rahmi Gürpınar, sanatı, halkı yüceltmek için bir araç olarak görmüş bu nedenle üzerine gitmediği, eleştirip alay etmediği hiçbir toplumsal kurum bırakmamış, sanat yaşamı boyunca hep aklın ve mantığın yanında olmuş, eserleriyle toplumun çağdaşlaşması yolunda yobazlığa, gericiliğe, bağnazlığa, sömürücülüğe karşı savaşmıştır; bunu yaparken mizah ögesini ustaca kullanmış, İstanbul’un kenar semtlerinde, mezarlıklarında, Çingene mahallelerinde, köşklerinde, Şirket-i Hayriye vapurlarında, gazinolarında, sayfiyelerinde dolaşmış, okurlarını da dolaştırmıştır. Eserlerinde yapmacıksız bir yerlilik vardır; konak hanımefendisinden gündelikçiye, mirasyedilerden iç güveyilere, dilencilerden dadılara, kalfalara, Çingenelerden Rumlara, Ermenilere, Yahudilere kadar kimi ve neyi konu almışsa onu yerli renkleriyle betimlemesini bilmiştir.