Hazret-i Mevlana’nın Aşk ve Vecdinden Sırlar Hikmetler ve Rumuzlar
Hiç mesaj bulunmadı
| Taksit | Tutar | Toplam | 
|---|---|---|
| Tek Çekim | 585.00 TL | 585.00 TL | 
| 2 Taksit | 292.50 TL | 585.00 TL | 
| 3 Taksit | 202.80 TL | 608.40 TL | 
| 4 Taksit | 153.56 TL | 614.25 TL | 
| 5 Taksit | 124.02 TL | 620.10 TL | 
| 6 Taksit | 104.33 TL | 625.95 TL | 
| Ödeme Türü | Toplam Tutar | 
|---|---|
| Diğer Kredi Kartları | 585.00 TL | 
| Havale / Eft | 585.00 TL | 
| Posta Çeki | 585.00 TL | 
| Kapıda Ödeme | 600.00 TL | 
| Kapıda ödemeli siparişlerde +15,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. | |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Hazret-i Mevlana’nın Aşk ve Vecdinden Sırlar Hikmetler ve Rumuzlar
Hazret-i Mevlânâ buyurur: “Benim beytim; beyt değil, bir mânâ cihânıdır. Hezlim (mîzah ve lâtifelerim) de hezl değil, te’dîbdir (terbiye etmek maksadıyladır.) Kıssalarım; basit ve sıradan sözler değil, tâlimdir. Sırları ve hikmetleri îzah ve idrâk ettirmek içindir.” Anlayışlar, istîdatlar ve kabiliyetler her insanda farklı olduğu için zaman zaman Hazret-i Mevlânâ, hezl vâdisine de girer. Yani basit gibi görünen kıssalarla; insanın derûnundaki tefekkür ve mücadeleyi, nefsânî ve rûhânî temâyüllerin esrârını, inceliklerini ve hassâsiyetlerini değişik tarzda ve farklı kabiliyetlere göre îzâh eder.
Nitekim Mevlânâ âşığı, mütefekkir hocamız Nurettin Topçu derdi ki: “Biz, Mevlânâ Celâleddîn’in vecdinin feryatlarını dinledik. Daldığı huzur denizinin derinliklerini görmemize imkân yok. Denizin tâ dibinden sıyrılıp, suyun yüzüne ne vurdu ise onu görüyoruz. Biz Hazret-i Mevlânâ’nın aşkını değil, sadece aşkının dile gelen feryatlarını elde ettik. Peltek dilimizle anlatmaya çalıştığımız, bütün bundan ibaret. Huzur denizine yalnız o daldı. Bize vecdinin fırtınasından çıkan sesler kaldı. Heyhât! Onu Mevlânâ zannediyoruz.”
 
  
  
  
  
  
  
 

 
 