Çin Ekonomisi - İhracata Dayalı Büyüme Modelleri - Emre Ünal - Nisan Kitabevi

%
5
İNDİRİM
9789758675890
%
5
İndirim
165.00 TL
156.75 TL
Temin süresi 2-4 iş günüdür.
Kargo Bilgisi

500TL ve üzeri Kargo Ücretsiz.

Ödeme Bilgisi

Çin Ekonomisi - İhracata Dayalı Büyüme Modelleri - Emre Ünal - Nisan Kitabevi

İnsanlar yaşamları boyunca mevcut durumlarını daha ileriye taşıyacak bir hayat standardını daima isterler. İnsan istekleri sınırsız oysa bu istekleri karşılayacak kaynaklar ise sınırlıdır. Bu sınırları genişletmek maddi ve manevi mutlulukları artırmak insanlığın yaşam amaçlarının önceliğidir. Bu yüzden içinde yaşadığı bölgeyi, ülkeyi, dünyayı geliştirmek, sağlıklı işleyen kurumlar, piyasalar ve sistemler oluşturmak için çok çaba harcarlar. Bu çabaların derecesine bağlı olarak ülkeler farklı gelişme ve büyüme performansına ulaşırlar. Bu performanslara adalet, hukuk, sosyal devlet anlayışı ve özgürlükler eşlik ettiğinde ise ülkenin mutluluk endeksindeki yeri yükselir, refah düzeyi artar, gelişir ve zenginleşir.
Dikkat ederseniz bu refah düzeyindeki yükseliş ya da iyi oluş hali büyüme ve kalkınmanın çok önemli olduğu bir aksiyondur. Ya da kabul edilmiş bir gerçektir. Dolayısıyla bir ülke için öncelikle bir büyüme modelinin olması gerekir. Yani makroekonomik faktörleri bir büyüme modeline göre oluşturmak gerekir ki Çin bunu başarmıştır. Dünya tarihinde Çin gibi büyük bir nüfusa sahip, hızlı büyüyen bir ülke daha bulunmamaktadır. Ayrıca Dünya ihracatında da ilk sırada bu ülke yer almaktadır. Yine 1990’lardan sonra dünyada en çok DYY çeken ülke de Çin’dir. İhracatın artmasında sanayi sektörünün gelişmesinde DYY oldukça önemli katkılar yapmıştır. Çin’in izlediği kurumsal yapıdaki bir dönüşüm ile geliştirdiği büyüme modeli rekabet gücünü artırmış ve bu durum günümüzde Çin’i dünya liderliğine doğru taşınmasına yol açmış ve bu durum günümüzde Çin’in dünya liderliğine doğru taşınmasına neden olmuştur. Çin ekonomisi bu hızlı gelişimini ihracata dayalı büyüme modeli uygulayarak gerçekleştirmiştir. Büyüme modeli soyut politikalarla değil katı ve hassas biçimde oluşturulan matematiksel işlemlere dayalı olup modelin matematiğinde iki aşama vardır. İlk aşama için ücret artış oranını yurt içinde tüketilen malların verimlilik artış oranına endekslemek yani istikrarlı bir denge oluşturmak gerekir. Bu fiyat istikrarı ve rekabet gücü açısından önemlidir. İkinci aşamada ise değersiz döviz kuru politikasının izlenmesi gerekir. Böylece uluslararası rekabet gücü artar, ülke makroekonomik veriler çerçevesinde uluslararası ticarette diğer ülkelere karşı üstün konuma geçer ve ekonomide cari fazla oluşur. Cari açık yerine bir ülkede cari fazlanın olması, ülke için tasarruf fazlası demektir ve bütçe fazlası demektir. Böylelikle ülkede ve dış ülkelerde yatırım fırsatlarının artmasına ülkenin daha fazla zenginleşmesine yol açar. Aksi yönde ücret artışlarının verimlilikten daha yüksek belirlenmesi ve aşırı değerli para biriminin geçerli olması durumunda yüksek maliyetli üretim ile rekabet gücü azalacak ve enflasyon ortaya çıkacaktır. Ortaya çıkan cari açık nedeniyle de tasarruf açığı yaşanacak ve yabancıların ülke içindeki net varlıklarında artış olacaktır. Daha geniş bir bakış açısıyla rekabet gücü ülkelerin mal alıp satmasından elde ettikleri başarıdan ibaret değildir. Bu ürünleri satmakla beraber ekonomik istikrarı sağlama, istihdamı artırma ve satın alma gücünü yükseltme gibi ticaretin sonuçlarından fayda sağlamaktır. Rekabet gü

Yazar:
Sayfa:
190 Sayfa
Kağıt:
2. Hamur Kağıt
Boyut:
16.00x24.00 cm
Basım Yılı:
2023
Barkod:
9789758675890