Mucize Kedi Koket - Erdal Barış Yıldırım - Kalkedon Yayıncılık
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 41.25 TL | 41.25 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 41.25 TL | 41.25 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 41.25 TL | 41.25 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 41.25 TL | 41.25 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 41.25 TL | 41.25 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 41.25 TL |
Havale / Eft | 41.25 TL |
Posta Çeki | 41.25 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Mucize Kedi Koket - Erdal Barış Yıldırım - Kalkedon Yayıncılık
(…) Nankörlüğün, insandan başka hiçbir canlıya yakışmadığını bir kez daha anlamıştım. Çünkü insanlığın halk oluşunda nankörlük vardı. Ve bizler, kendimize yakıştıramadığımız tüm vasıf ve sıfatları, diğer canlılara yüklemiştik. Oysa hepsi bizdik. Yılandan daha fazla zehir var dilimizde ve tilkiden daha fazla kurnazız. Bir kediden daha çok nankör bir martıdan daha fazla doyumsuz. Ne köpekten kadar sadakat var içimizde ne de kumru kadar bağlılık. Angut kadar sonsuz değil hiçbir insanın sevgisi! Hiçliğin piçliğinde kaybolmuş ruhlarımıza kılıf aramaktan başka hiçbir marifet sergileyemeyen biz, aciz insanlar(!) gerek bilinç düzeyinde tasarlanmış gerekse bilinçaltında saklı kalmış tüm kötülüklerimize veya bu bağlamdaki niyetlerimize kendimizce gerekçeler bulup, vicdanımızı yastığa rahat koyduğumuzu varsaymıştık. Eşref-i mahlûkat olmanın kibri ile diğer tüm canlılar üzerinde tahakküm kurma gayretimiz, yüreğimizi kör etti. Gözlerimiz açıktı ama kördük. Kulaklarımız duyuyordu ama işitmiyorduk. Tükettiğimiz her şey ama her şey bizden uzakta olan diğer şeylermiş gibi gelse de aslında en derinimizde kendimizi tüketiyorduk. Yaratılışı sorguya çektiğim o an, varlığımızın zerreliğine bir kez daha tanık oldum.
Düşündüm…
Düşündükçe,
Utandım...